Aşkımız Güzeldi Müzeyyen: İlhami Algör – Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku (1995)

Sonu ayrılıkla biten bir aşk hikayesini anlatan Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku, 1995 yılında yayımlanmıştır. Yazar İlhami Algör’ün ilk romanıdır.

Yazar, kitabı yazma sürecini şu cümlelerle ifade eder: “Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku, sahici bir şey, bir çarpılmaydı. Hayat bana bir çaktı, ben bir döndüm. Dört buçuk ay sonra durduğumda bir kitap çıktı. Askerden dönmüştüm. Hakikaten kalemi koydum, hiç kaldırmadan yazdım ben onu.”

Yazarın bahsettiği sürecin sonunda ortaya çıkmış bu kitap aşka bakışımızı derinleştirici bir özelliğe sahip. Özgün betimlemeler ve derin imgelerle karşılaşıyoruz kitapta.

Kitap, anlatıcı Arif’in “Tütünümü, anahtarımı aldım, evden tam çıkıyorum, bir şeyin eksik olduğunu, eksik olanın ruhum olduğunu fark ettim. Önemsemedim. Yol, bana uygun bir ruh önerebilirdi. Kapıyı çektim, kilidin dili yuvasına otururken “Nereye?” dedi. Aldırış etmedim, çıktım.” cümleleriyle başlar.

Kitabın ana karakteri önceden montaj işi yapan Arif, yazar olma özlemiyle yazılar kaleme almaktadır. Ancak henüz kitabı basılmamıştır.

İçinde bir boşluk duygusu vardır. O, İstanbul sokaklarında gezinirken biz de mizahi hayal gücünden süzülen gözlemlerini okuruz. Roman boyunca Arif’in kendi iç sesiyle konuştuğunu düşünürüz ama aslında o Müzeyyen’le konuşmaktadır.

Arif ilişkiler ve kadınlar hakkında da gözlemler yaptığı böylesi bir süreçte kocası bir trafik kazası sonucu ölmüş Müzeyyen’le tanışır. Müzeyyen’in bir kızı vardır ve Arif’le, kızı daha bir yaşına basmamışken güneşin şahitliğinde evlenirler.

Müzeyyen Arif’in yazılarını okuyarak yorumlar yapmaktadır. Bir gün yarım kalmış bir hikâyeyi okur ve beğenmez. Arif ise cevap olarak “Fakat Müzeyyen bu derin bir tutku” der. Kitabın ismi buradan gelmektedir. Bu yarım kalmış hikâyede ise saplantılı bir aşktan bahsedilmektedir.

Arif’in sokaklarda dolaşıp eve geri döndüğü bir gecede her zamanki gibi evde bulacağını düşündüğü Müzeyyen ve kızı evi terk etmiştir. Yalnız geçirdiği bu gecenin ardından Müzeyyen telefon eder ve buluşurlar. Bu buluşmada ayrılığın kaçınılmaz olduğu belirginleşir. Artık Arif’in yapabileceği bir şey kalmamıştır. Hayatındaki pek çok olay gibi bu hikâye de yarım kalmıştır. Haliyle yaşamı “çıt” diye yön değiştirir.

Bu özgün eseri okumanız aşka, ilişkilere bakışınızı derinleştirecektir.

İyi okumalar.

 

KÜNYE

İlk Baskı Yılı: 1995
Tür: Roman
Yazar: İlhami Algör