Sizleri Mine Söğüt’ün ilk kitabı olan “Beş Sevim Apartmanı – Rüya Tabirli Cinperi Yalanları” hakkındaki incelememem ile baş başa bırakıyorum.
Kitap, Türk edebiyatının yeni yeteneklerinden biri olan Söğüt’ün ilk romanı olmasına rağmen, kaleminden oldukça etkileyici bir hikâye çıkardığını söyleyebilirim. Gözlemleri, konuyu irdeleyişi, cümleleri ve yazarın okuyucuyla doğrudan bir diyalog kurarcasına anlatımı, beni derinden etkiledi…
Kitabın ismi, ilk bakışta ilgi çekici olmayabilir. Ancak kitabın isminin hikayesi bile başlı başına bir kitap olacak kadar ilginç. Konu da oldukça ilgi çekici. Kitap, bir insanı sevmekle başlayan bir hikayeyle başlıyor. Albert Camus’un dediği gibi, “Ahlaktan önce sevgiyi bulmalı insan, yoksa ikisi de yok olup gidiyor.”
Psikiyatrist Dr. Samimi, sevgi görmeyen, annesi tarafından terk edilen ve halasıyla yaşayan bir çocukken bir anda cinli rüyalar görmeye başlar. Başta eğlenceli olan bu rüyalar, zamanla hayatını etkilemeye başlar. Samimi, cinli rüyalardan kurtulmak istemektedir ve bunun için aynı dertten mustarip beş hastayı “Beş Sevim Apartmanı”na yerleştirir. Hastaların ortak özelliği; sevgisizlik, yalnızlık, terk edilmişlik ve ailevi sorunlar temelinde hastalanmış olmalarıdır. Her hastanın ayrı bir hikayesi vardır. Kitap, cinli perili bir kitap değildir aslında, toplumumuzun yaralarını, dertlerini, yalnızlıklarını, yanlışlıklarını, yalanlarını ve sevgisizliklerini anlatmaktadır.
Kitapta, yazarın kalemi ile anlatılan her karakterin, okuyucuya kendi hayatını sorgulatması, düşüncelerini derinleştirmesi açısından oldukça önemli bir yeri vardır. Her karakterin ayrı bir hikayesi, ayrı bir acısı, ayrı bir hayat felsefesi bulunmaktadır. Yazarın, her karakteri detaylı bir şekilde anlatması, okuyucunun karakterler hakkında fikir sahibi olmasını kolaylaştırıyor.
Kitabın dili oldukça akıcı ve sade. Söğüt, yalın bir dil kullanarak, okuyucunun kendini hikâyenin içinde bulmasını kolaylaştırıyor. Kitap, aynı zamanda Türk toplumunun birçok sorununa da dikkat çekiyor. Yalnızlık, sevgisizlik, terk edilmişlik gibi kavramlar, toplumumuzun karşı karşıya olduğu sorunlar arasında yer alıyor. Ancak yazar, bu sorunları sadece eleştirerek değil, aynı zamanda çözüm önerileri sunarak ele alıyor.
Sonuç olarak, “Beş Sevim Apartmanı”nı okumanızı kesinlikle öneriyorum. Mine Söğüt, ilk romanıyla Türk edebiyatına önemli bir katkıda bulunmuş. Kitap, anlatımı, konusu ve karakterleriyle okuyucuyu sürükleyici bir hikâyenin içine çekiyor. Ayrıca, toplumumuzun birçok sorununa da dikkat çekerek, okuyucunun düşünmesine ve sorgulamasına neden oluyor. “Beş Sevim Apartmanı”, Türk edebiyatında geleceği parlak olan bir yazarın eseri, mutlaka okunması gereken bir kitap.
Bir alıntı bırakıyorum, keyifli okumalar…
“Rüyada günlük görmek, iyi bir kitap okuyacağınıza işarettir. Rüyada günlük görülmese de “Beş Sevim Apartmanı”nı okumak iyiye işarettir. Onu okuyanın gönül gözü açılır, peri kızları rüyasına girer.”
KÜNYE
İlk Baskı Yılı: 2003
Tür: Roman
Yazar: Mine Söğüt
